İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Son Dakika 5n1k İçerikleri Onur Yaser Can Olayı Nedir?

Onur Yaser Can Olayı Nedir?

Polislerin Karıştığı Skandal Davada Şok Karar: Onur Yaser Can'ın Adalet Arayışı Bitmiyor!

3 Dakika
Okunma Süresi

İstanbul'da 2010 yılında gözaltına alındıktan sonra intihar eden Onur Yaser Can'ın davasında, İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi nihai kararını açıkladı. Duruşmada, dört polis memuru "resmi belgeyi yok etme, bozma veya gizleme" suçlamasıyla altışar yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak, işkence suçlamalarıyla ilgili dosya, delillerin değerlendirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Mahkemenin bu kararı, adalet arayışındaki Can ailesi için yeni bir dönemin başlangıcını işaret ediyor.

Ezgi Sevgi Can'ın Kararlı Açıklamaları 

Kararın ardından Onur Yaser Can'ın kardeşi Ezgi Sevgi Can, basına yaptığı açıklamada, mücadelenin sona ermediğini vurguladı. Ezgi Sevgi Can, "204/2 (Resmi belgede sahtecilik) ve işkence iddialarıyla ilgili olarak temyize gideceğiz. Bu mücadele özellikle işkence suçlamalarıyla ilgili yeni başlıyor. Adaleti maalesef hep kırıntı olarak veriyorlar" diyerek, ailesinin adalet arayışının süreceğini belirtti. Bu açıklama, Can ailesinin hukuki süreçteki kararlılığını bir kez daha gözler önüne serdi.

Onur Yaser Can'ın Acı Kaderi

28 yaşındaki Onur Yaser Can, 2 Haziran 2010'da esrar satın aldığı iddiasıyla Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alındı. Ancak, ailesi ve avukatları, bu süreçte Can'a haber verilmediğini ve ifadesi sırasında yanında avukat bulundurulmadığını ifade ediyor. Ailesi, Onur Yaser Can'ın nezarette çıplak arama ve işkenceye maruz kaldığını savunuyor. Can, bu olayların ardından 23 Haziran 2010'da, yaşadığı apartman dairesinden atlayarak intihar etti. Ailesi, ölümünün ardından, Can'ın gözaltında çıplak soyulup tokatlandığını, muhbirlik yapması için baskı gördüğünü yazdığı bir notu buldu.

Adalet Arayışı ve Yıllar Süren Hukuki Mücadele

Onur Yaser Can'ın ailesi, bu trajik olayın ardından polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak, Cumhuriyet Başsavcılığı, işkence suçlamaları için takipsizlik kararı verdi. Ailenin hukuki mücadelesi yıllar boyunca devam etti. 2014 yılında Onur Yaser Can’ın annesi Hatice Can intihar etti, baba Mevlüt Can ise 2019'da sağlık sorunları nedeniyle hayatını kaybetti. Yargıtay’ın kararı bozması üzerine devam eden davada, iki polis altı yıl beş ay on beşer gün hapis cezasına çarptırıldı. Bu süre zarfında, dava süreci yeni suçlamalar ve itirazlarla daha da karmaşık bir hal aldı.

Ezgi Sevgi Can'dan Adalet Çağrısı

Ezgi Sevgi Can, mahkeme kararının ardından yaptığı açıklamada, cezaların indirime gidilmemesinin olumlu bir gelişme olduğunu belirtti ancak evrakta sahtecilik suçunun ayrı değerlendirilmesine tepki gösterdi. Can, “Sahtecilik yapılmadan evrakın bozulması olamaz. Hukuka aykırı bir karar var aslında, iki suçu birbirinden ayırmak yine bir polisi korumanın, kollamanın işaretidir” diyerek adaletin tam anlamıyla sağlanmadığını dile getirdi. Can, mücadelenin devam edeceğini ve işkence iddialarıyla ilgili temyize gideceklerini belirtti.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *