Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), 2025 Küresel Kritik Mineraller Görünümü raporunu yayınladı. Raporda, enerji sektörü için kritik öneme sahip 20 mineralin (galyum, grafit, lityum vb.) analizi yer alıyor. Rapora göre, bu minerallerin işlenmesi ve rafinasyonu birkaç ülkeye yoğunlaşmış durumda olup, bu durum tedarik zincirlerinde kırılganlık yaratıyor. Özellikle Çin, birçok mineralde baskın bir oyuncu olarak öne çıkıyor.
Çin, rapor edilen 20 kritik mineralden 19'unda en büyük rafinasyon kapasitesine sahip ve ortalama %70 pazar payına sahip. Bakır, lityum, nikel, kobalt, grafit ve nadir toprak elementlerinde ise üç büyük üreticinin pazar payı 2024'te %86'ya yükseldi. Bu durum, jeopolitik riskleri ve arz güvenliğini tehdit ediyor. IEA, mevcut politikalarla bu yoğunlaşmanın önümüzdeki 10 yılda azalmasının sınırlı olacağını öngörüyor.
Temiz enerji dönüşümüyle kritik mineral talebi hızla artıyor. Örneğin, lityum talebi 2024'te %30 arttı. Ancak, sektördeki yatırımlar yetersiz kalıyor; geçen yıl sadece %5 artış kaydedildi. Bakır piyasalarının özellikle risk altında olduğu belirtiliyor. Mevcut proje stoku, artan talebi karşılamak için yetersiz kalabilir ve 2035'te %30'luk bir arz açığına yol açabilir.
IEA Başkanı Fatih Birol, jeopolitik gerilimlerin arttığı bir dünyada kritik minerallerin önemine dikkat çekti. Artan ihracat kısıtlamaları ve arz şokları risklerine karşı tedbir alınması gerektiğini vurguladı. Birol, tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi ve güvenliğinin sağlanmasının, enerji güvenliği ve sürdürülebilirliği için hayati önem taşıdığını belirtti.