Fatih Eryılmaz, Afganistan'daki uyuşturucu üretimi ve bu ürünlerin Türkiye üzerinden geçişi konusunda ciddi endişeler taşıyor. Eryılmaz, "Avrupa'nın bütün büyük uyuşturucu kartelleri hemen hemen Türkiye'ye geldi. Hatta bazılarını Türkiye iade edemiyor çünkü vatandaşlık almışlar," diyerek, Türkiye'nin bir uyuşturucu geçiş noktası haline geldiğini vurguladı.

Afgan göçünün, özellikle Taliban'ın Afganistan'da tam hakimiyet kurmasının ardından hızla arttığını söyleyen Eryılmaz, bu göçmenlerin büyük kısmının askeri eğitim almış kişiler olduğunu iddia etti. Eryılmaz, "Bu kişilerin büyük kısmı Peştun kökenli. 300 bin kişilik bir ordu, Türkiye'ye gönderildi ve Amerika bu kişilere maaş ödemeye devam ediyor," dedi. Bu göçmenlerin büyük kısmının genç erkeklerden oluştuğunu ve çoğunun sıradan eşyalarla, sırt çantası bile olmadan Türkiye'ye girdiğini belirtti.
Afgan Göçmenler ve Türkiye'ye Yönelik Riskler
Eryılmaz, Türkiye'deki Afgan göçmenlerin sayısının artmasının ardından, güvenlik risklerinin de arttığını söyledi. Türkiye'nin sınırındaki PKK ve PYD örgütlerinin Amerika tarafından desteklendiğine dikkat çeken Eryılmaz, Amerika'nın ileri teknoloji silah yardımı ile bu yapıyı güçlendirdiğini iddia etti. Göçmenlerin, Türkiye'nin sosyal yapısı ve güvenliğine yönelik tehdit oluşturduğuna dikkat çeken Eryılmaz, "İçimizde bir başkası tarafından kurulabilecek bir bomba taşıyoruz," şeklinde konuştu.
Türkiye'de Sosyal Yapı ve Demografik Değişim
Eryılmaz, Türkiye'nin demografik yapısının hızlı bir şekilde değiştiğini vurgulayarak, son yıllarda ülkeye gelen göçmen sayısının hızla arttığını belirtti. “Soğuk Savaş döneminde Türkiye, Batı'nın güvenlik şemsiyesi altındaydı. Ancak batı aklı, Soğuk Savaş sonrası Türkiye üzerinde yeni planlar yapmaya başladı. Bu planın son 20-25 yıllık süreci, Türkiye'nin geleceğini şekillendiriyor,” dedi. Türkiye'nin, Batı'nın planları doğrultusunda daha kolay yönetilebilecek ve entegrasyonu daha hızlı bir ülke haline gelmeye çalışıldığını öne sürdü.
Uyuşturucu Kaçakçılığına Karşı Önemli Uyarılar
Fatih Eryılmaz, Türkiye'ye gelen Afgan göçmenlerin aynı zamanda uyuşturucu ticareti yapmak amacıyla da kullanıldığını belirtti. "Afganlar ellerinde poşetlerle Türkiye'ye uyuşturucu sokuyor," diyerek, bu durumun ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu ifade etti. Türkiye'nin artan uyuşturucu sorununa dikkat çeken Eryılmaz, bu durumun sadece göçmen akını ile değil, aynı zamanda uluslararası uyuşturucu kartellerinin Türkiye'ye gelmesiyle daha da arttığını söyledi.
Göç Politikaları ve Stratejik Planlar
Eryılmaz, Türkiye'nin göç politikalarının, dış güçler tarafından yönlendirilen ve planlanan bir süreç olduğunu belirtti. Bu politikaların Türkiye'nin güvenliğini tehdit ettiğini ve uzun vadede toplumsal huzursuzluklar yaratabileceğini ifade etti. Eryılmaz, "Amerika'da göçün stratejik bir savaş aracı olarak kullanılabileceğine dair çok fazla akademik plan var," diyerek bu durumun, Türkiye'nin geleceğini nasıl etkileyebileceğine dair ciddi endişelerini dile getirdi.
Türkiye'nin Geleceği İçin Riskler Artıyor
Fatih Eryılmaz'ın açıklamaları, Türkiye'nin güvenlik sorunları ve sosyal yapısındaki değişim konusunda ciddi uyarılar içeriyor. Ülkede artan göçmen akını ve uyuşturucu ticareti, siyasi ve toplumsal istikrarsızlık riskini artırıyor. Bu süreçlerin daha dikkatli ve kapsamlı bir şekilde yönetilmesi gerektiği, Eryılmaz'ın vurguladığı en önemli konu oldu. Türkiye'nin geleceği, iç ve dış tehditlerle başa çıkabilme yeteneğine bağlı olarak şekillenecek gibi görünüyor. Fatih Eryılmaz'ın uyarıları, Türkiye'nin hem göçmen akını hem de uyuşturucu kaçakçılığı gibi önemli güvenlik sorunlarına dair daha kapsamlı bir strateji oluşturması gerektiğini ortaya koyuyor. Bu tehditler, Türkiye'nin güvenliği ve toplumsal yapısı üzerinde derin etkiler bırakabilecek potansiyel taşımaktadır.