Edirne'de yaşanan vahşet, 15 yaşındaki Gülden Coni'nin eski sevgilisi tarafından 30 bıçak darbesiyle öldürülmesiyle sonuçlandı. Edirne 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kabul ettiği iddianame, cinayetin detaylarını gözler önüne serdi. Sanık E.A.'nın (16), Gülden'i acımasızca katlettiği belirtilirken, cinayetin ardından sergilediği davranışlar da dehşet uyandırdı. İddianamede yer alan bilgilere göre, E.A.'nın cinayeti arkadaşlarına anlattığı ve cezaevine girdikten sonra koğuş ağası olacağını iddia ettiği ortaya çıktı.

Cinayetin Detayları ve İddianame
İddianame, Gülden Coni'nin vücudunda tespit edilen 30 bıçak darbesinin üçünün öldürücü nitelikte olduğunu vurguluyor. Cinayetin ardından E.A.'nın Gülden'in cep telefonunu alarak olay yerinden kaçtığı, evde kıyafetlerini değiştirdiği ve ardından çalıştığı kuaföre giderek saatlerce çalıştığı belirtiliyor. Sanığın soğukkanlılığı ve cinayeti gizleme çabası, olayın vahametini artırıyor.
Sanığın Cinayeti Anlatması ve Koğuş Ağası İddiası
İddianamede yer alan bilgilere göre, E.A.'nın cinayeti arkadaşlarına anlattığı ve yakın zamanda cezaevine gireceğini, orada koğuş ağası olacağını iddia ettiği belirtiliyor. Hatta arkadaşlarından iç çamaşırı istediği ve bu talebine arkadaşlarının 'Paran var mı?' şeklinde karşılık verdiği yazışmalar da iddianamede yer alıyor. Bu durum, sanığın pişmanlık duymadığı ve cezaevinde de otorite kurma çabasında olduğunu gösteriyor.

Tutuklama ve İstenen Ceza
Cinayetin ardından tutuklanan E.A., "çocuğa karşı tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan yargılanacak. İddianamede, sanığın 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor. Mahkemenin, iddianameyi kabul etmesiyle birlikte davanın seyrinin nasıl ilerleyeceği merakla bekleniyor.

Kamuoyunda Uyandırdığı Tepki
Bu kan donduran cinayet, kamuoyunda büyük bir infiale yol açtı. Özellikle sosyal medyada #GüldenConiİçinAdalet etiketiyle paylaşımlar yapılarak, sanığın en ağır şekilde cezalandırılması talep ediliyor. Kadın hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşları, bu tür cinayetlerin önlenmesi için daha etkin tedbirler alınması gerektiğini vurguluyor.
