Tekirdağ Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, davada sanıklara uygulanan ceza indiriminin hukuka aykırı olduğunu belirtti. Özellikle işletme sahibi Bülent B. hakkında verilen 11 yıl 3 aylık hapis cezasının, suçun ağırlığına ve sanığın dosyaya yansıyan olumsuz kişilik özelliklerine kıyasla hafif kaldığına dikkat çekildi. Adli sicil kaydı ve olay sonrası tavırları gerekçe gösterilerek, ceza indiriminin uygulanmaması gerektiği ifade edildi.
Tanıkların Mahkemede Dinlenmemesi Karara Etki Etti
Mahkeme, hazırlık aşamasında dinlenen ancak duruşmalarda mahkeme huzurunda ifade vermeyen tanıklar N.G. ve R.G.'nin dinlenmemesini önemli bir eksiklik olarak değerlendirdi. Bu tanıkların ifadelerinin detaylı biçimde alınmaması, dosyanın sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine engel teşkil ettiği gerekçesiyle kararın bozulmasına neden oldu.
TÜBİTAK'a Gönderilecek Hard Diskler Delil Olabilir
Olay yeri görüntülerini içerdiği iddia edilen ve daha önce hasarlı olduğu belirtilen iki hard diskin sadece Emniyet ve Jandarma kriminal birimlerince incelendiği, ancak TÜBİTAK veya özel bir bilirkişiye gönderilerek daha derin bir inceleme yapılmadığı tespit edildi. Mahkeme, bu disklere ilişkin kapsamlı bir çözümleme yapılmasının karar sürecinde belirleyici olabileceğini vurguladı.
Sanıklara Ek Savunma Hakkı Tanınmadı
Sanıklardan Cenan A. hakkında, iddianamede yer almayan bir suçtan hüküm kurulması, savunma hakkı ihlali olarak değerlendirildi. Mahkeme, sanığın ek savunma yapmasına imkân tanınmadan hüküm verilmesini, adil yargılama ilkelerine aykırı buldu. Bu durum da bozma gerekçeleri arasında yer aldı.
İlk Kararda Ceza Orantısızlığına Dikkat Çekildi
İstinaf Mahkemesi, sel felaketinde altı kişinin ölümü ve üç kişinin yaralanması gibi ağır sonuçlar doğuran olayda, verilen cezaların failin kusuru ve suçun ağırlığıyla orantılı olmadığını belirtti. Kararda, alt sınırdan uzaklaşılarak daha yüksek bir ceza verilmesi gerektiği vurgulandı.
İğneada'daki sel faciası, sadece doğanın değil, insan eliyle yaratılan ihmallerin de bir sonucu olarak tarihe geçti. Altı kişinin hayatına mal olan olayın ardından verilen kararların bozulması, sorumluların adil biçimde yargılanması için yeni bir sürecin önünü açtı. Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülecek dava, yalnızca adaletin tecellisi değil, aynı zamanda benzer faciaların önlenmesi adına kritik bir sınav niteliği taşıyor.
