İstanbul'u 23 Nisan 2025'te vuran 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından Marmara Denizi'ndeki sismik hareketlilik endişeyle takip ediliyor. AFAD ve Kandilli Rasathanesi verilerine göre, özellikle Tekirdağ Marmaraereğlisi ve İstanbul Silivri açıklarında devam eden sarsıntılar, "Büyük Marmara depremi yaklaşıyor mu?" sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Peki, uzmanlar bu aralıksız sarsıntılar hakkında ne diyor ve Marmara'yı gelecekte neler bekliyor?
İTÜ Raporu: Faydaki Enerjinin Bir Kısmı Boşaldı
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Marmara açıklarında meydana gelen ve en büyüğü 6,2'ye ulaşan depremlerle ilgili kapsamlı bir rapor yayımladı. Raporda, bu depremle birlikte 1766 yılından bu yana biriken sismik gerilimin yaklaşık yüzde 12'sinin boşaldığı belirtildi. Depremin merkez üssünün, en son Mayıs 1766'da deprem üreten Doğu Sırt Kuzey Segmenti (Kumburgaz Fayı) ile Silivri Sırt Güney Sınır Fayı arasında bir bölge olduğu ifade edilirken, 2019'daki Silivri depremleri sonrası bölgede gözlenen gerilim artışıyla 2025 depreminin lokasyonunun uyumlu olduğu vurgulandı. Bu durum, fay hattındaki enerjinin önemli bir kısmının hala biriktiğini gösteriyor.
Prof. Dr. Taymaz'dan Endişelendiren Uyarı: "Risk Devam Ediyor"
Deprem uzmanı Prof. Dr. Tuncay Taymaz, yaptığı açıklamalarla İstanbulluları tedirgin etti. "Hikâye yazmıyoruz. Uzman olmayan hocalarımızın açıklamalarını muhatap almıyorum," diyen Taymaz, vatandaşlara "Önümüzdeki 5-6 saati dışarılarda geçirebiliriz. Risk görüyorlarsa bir süre binalarından uzak durmalarında fayda var. Çünkü 23 Nisan depremi de böyle bir küçük depremle arkasından da büyük depremi tetiklemesiyle oluştu" uyarısında bulundu. Bu açıklama, yeni ve daha büyük sarsıntıların olabileceği endişesini artırdı.
Prof. Dr. Pampal: "İkinci Büyük Depremin Geleceğini Düşünüyorum"
Bir diğer deprem uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal ise daha temkinli bir dil kullanmakla birlikte, yaşanan 3,7 büyüklüğündeki sarsıntının artçı olduğunu belirtti. Ancak Pampal, "İkinci büyük depremin geleceğini düşünüyorum. İstanbul için deprem tehlikesi geçti demek bana uygun değil" ifadeleriyle Marmara Bölgesi için risk algısının devam etmesi gerektiğini vurguladı. Pampal'ın bu sözleri, olası yeni depremlere karşı hazırlıklı olunması gerektiği mesajını verdi.
Prof. Dr. Üşümezsoy Daha Temkinli: "6 Büyüklüğünde Bir Deprem Daha Olabilir"
Açıklamalarıyla genellikle daha sakin bir tablo çizen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bu kez de korkulacak büyük bir senaryonun olmadığını, ancak yeni bir 6 büyüklüğünde depremin yaşanabileceğini ifade etti. Üşümezsoy, "Bir seferde kırılacak 7 ya da 7,2 büyüklüğünde bir deprem beklenmiyor. O korkulacak senaryo için dayanak yok. Belki bir tane 6 büyüklüğünde deprem daha olabilir" diyerek, büyük bir yıkım beklentisinin yersiz olduğunu ancak orta büyüklükte sarsıntıların mümkün olduğunu belirtti.
Artçı Sarsıntılar ve Gelecek Beklentileri
Marmara Denizi'ndeki sismik hareketliliğin ne kadar süreceği de merak konusu. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, artçı depremlerin bir ay daha devam edebileceğini öngördü. Uzmanların farklı görüşleri ve Marmara'daki fay hattının karmaşık yapısı, bölgedeki deprem riskinin ciddiyetini koruduğunu gösteriyor. 1766'dan bu yana biriken enerjinin sadece küçük bir kısmının boşalmış olması, gelecekte Marmara'nın daha büyük sarsıntılarla karşılaşma olasılığını gündemde tutuyor. Bu nedenle, yetkililerin ve vatandaşların deprem hazırlıklarını gözden geçirmesi büyük önem taşıyor.