Abdullah Öcalan’ın silah bırakma çağrısı, PKK’nın tüm uzantılarını kapsayacak şekilde yapılırken, YPG komutanı Mazlum Abdi’nin açıklamaları bu çağrının sınırlarını tartışmaya açtı. Abdi, "Bu talimat PKK’ya yönelik, biz bağımsız bir yapıyız" diyerek, YPG’nin bu çağrının dışında tutulduğunu savundu. Bu açıklama, PKK ve YPG arasındaki hiyerarşinin ne kadar belirsiz olduğunu ve "paralel yapılanma" iddialarının güçlendiğini gösteriyor.
DEM Parti ve YPG’nin Hukuki İddiaları
YPG’nin ve DEM Parti kanadının tepki göstermesinin bir diğer nedeni, bu çağrının hukuki ve siyasi açıdan tanınmaması gerektiği yönündeki görüşleridir. DEM Parti’den Tayip Temel, "Çağrının hukuki ve siyasi tanınmayla ilişkilendirilmesi gerektiğini" belirterek, devletin atacağı adımların önemine dikkat çekti. Bu, YPG’nin silah bırakma çağrısına karşı duruşunu daha da pekiştiriyor.
Ankara'nın Net Tavrı: "PKK'nın Tüm Kolları Hedefte"
Cumhurbaşkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamalarda, Abdullah Öcalan’ın çağrısının PKK’nın tüm uzantılarını kapsadığı ve YPG’nin bu kapsam dışında tutulamayacağı belirtildi. Hükümet kaynakları, PKK’nın Suriye’deki yapılanmasından İran’a kadar genişleyen tüm unsurlarına yönelik operasyonların devam edeceğini vurguladı. "Öcalan’ın çağrısının samimiyeti, ancak tüm bu yapıların silah bırakmasıyla ölçülebilir" denildi.
YPG’nin Direnişi ve Bölgesel Etkiler
YPG’nin silah bırakma çağrısına direnişi, sadece Türkiye’nin iç politikasını değil, bölgesel dengeleri de etkileyebilir. YPG’nin bağımsızlık iddialarını sürdürmesi, Suriye'deki varlığını meşrulaştırma çabası olarak yorumlanıyor. Bu durum, Türkiye’nin askeri operasyonlarını karmaşıklaştırırken, ABD’nin bölgedeki stratejilerini de zorlayabilir. Ayrıca, Rusya ve Suriye rejimi ile olan ilişkiler de Türkiye’nin askeri hamlelerini etkileyen bir diğer faktör olarak öne çıkıyor.
YPG'nin Silah Bırakmama Kararının Suriye'deki Etkileri
YPG’nin silah bırakma çağrısına direnişi, yalnızca Türkiye’nin iç politikasını değil, aynı zamanda Suriye’deki dengeyi de etkileyecektir. Suriye rejiminin YPG ile olan ilişkileri, Türkiye’nin askeri müdahalelerini doğrudan etkileyebilir. YPG, Suriye’deki askeri varlığını sürdürme kararlılığını gösterdiği takdirde, bu durum, Rusya ile olan ilişkileri de karmaşıklaştırabilir. Aynı zamanda ABD’nin bölgedeki stratejileri de YPG’nin silah bırakmama kararı nedeniyle yeniden şekillenebilir, çünkü YPG’nin silah bırakmaması, ABD’nin bölgedeki güvenlik politikalarını doğrudan zorlayacak bir durum yaratabilir.
