ABD'nin şişen bütçe açığı, Wall Street'te güvenli liman statüsünün sorgulanmasına yol açtı. 16 milyar dolarlık Hazine tahvili satışına düşük talep, piyasalarda dalgalanmalara neden oldu. Hisse senetleri, tahviller ve dolar değer kaybetti. Bu durum, yatırımcıların ABD ekonomisinin geleceğine dair artan endişelerini yansıtıyor.
Uzun vadeli tahviller satışlardan en büyük zararı gördü. 30 yıllık tahvil getirileri 10 baz puandan fazla yükselirken, hisse senedi piyasası bir ayın en kötü gününü yaşadı. S&P 500 endeksi yüzde 1,5'ten fazla düşüş gösterdi. Dolar ise çoğu majör para birimi karşısında değer kaybetti. Bu gelişmeler küresel piyasalarda belirsizlik yarattı.
30 yıllık ABD tahvil getirisi önceki günkü seviyelerini korurken, 10 yıllık tahvil getirisi yüzde 4,59'dan kapanarak 11 baz puan yükseldi. Bloomberg Dolar Endeksi'nde ise dört günlük kayıp yüzde 1'i aştı. ABD'deki satış baskısı, Asya piyasalarına da yansıdı. Bu durum, küresel ekonomideki bağımlılık ve etkileşimin altını çiziyor.
Asya piyasalarında, özellikle Japonya ve Güney Kore'de yoğun satışlar yaşandı. Emtia piyasasında ise ABD'nin ham petrol stoklarındaki artış, petrol fiyatlarındaki düşüşü derinleştirdi. Bu durum, arz fazlası endişelerini güçlendirerek piyasalardaki belirsizliği daha da artırdı.
