Karaburun Kent Konseyi Genel Sekreteri Tayyar Gürhan Kırman, Ayıbalığı Koyu’nda inşa edilen iskeleye yönelik sert açıklamalarda bulundu. Kırman, bölgenin Akdeniz foklarının Türkiye'deki en önemli üreme alanlarından biri olduğunu vurguladı. 2012 ve 2013 yıllarında yapılan araştırmalarda bu alanın tamamen koruma altına alındığı ifade edilirken, Kırman, inşa edilen iskeleyi "hukuka aykırı" ve "doğaya zarar veren bir yapı" olarak nitelendirdi. Ayrıca, işletmenin, yerel halkın ve doğanın haklarına saygı göstermediğini savundu.

İmza Kampanyası ve Hukuki Süreç Başlatıldı
Kırman, bölgeye yapılan iskeleye karşı büyük bir halk tepkisi olduğunu belirterek, “Change.org” platformunda başlatılan imza kampanyasının 10 bin destekçiye ulaştığını açıkladı. Kent Konseyi olarak, Sualtı Araştırma Derneği ve Akdeniz Fokları Araştırma Grubu’ndan bilimsel destek aldıklarını belirten Kırman, iskeleye karşı hukuki süreç başlattıklarını söyledi. "Bu iskele doğa katliamıdır" diyerek, yetkililere şikayet dilekçelerini sunduklarını ifade etti.
Belediye Başkanı “Müdahale Yetkimiz Yok”
Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, bölgedeki iskeleyle ilgili yaptığı açıklamalarda, belediyenin müdahale yetkisinin bulunmadığını belirtti. Erdoğan, söz konusu bölgenin "Özel Çevre Koruma Alanı" olduğunu ve buradaki yapılara yalnızca Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün müdahale edebileceğini ifade etti. Belediyenin sorumluluğunun yalnızca kıyı temizliğiyle sınırlı olduğunu, kaçak yapılarla ilgili işlemin ilgili bakanlıklar tarafından yapılması gerektiğini söyledi.
İşletme Sahibi Savunmasını Yaptı
Sahil kulübünün işletmecisi Abdülkadir Şeker, kendilerine yönelik eleştirilerle ilgili açıklama yaptı. Şeker, iskele yapımının tamamen otel müşterilerinin rahatını sağlamak amacıyla gerçekleştirildiğini ve iskele bölgesinin Akdeniz foklarının yuvalama alanı ile hiçbir ilişkisi bulunmadığını belirtti. Ayrıca, iskele yapımının hiçbir şekilde kaçak olmadığını, tüm inşaat süreçlerinin denetimden geçtiğini iddia etti. Şeker, işletmelerinin doğaya zarar vermediğini ve bu tür eleştirilerin bilgi eksikliğinden kaynaklandığını savundu.
Çevre Koruma ve Hukuki Süreç
Kırman, iskeleye karşı başlatılan hukuki sürecin devam ettiğini ve devletin ilgili birimlerinden çözüm beklediklerini belirtti. Karaburun Kent Konseyi, iskeleyi sökme taleplerini dile getirerek, doğaya zarar vermeden kayalıkların eski haline getirilmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, işletme sahiplerinin verilen zararın telafisi ve cezai yaptırımlar konusunda da sorumluluk taşıması gerektiği belirtildi.
Geleceğe Dair Endişeler
Ayıbalığı Koyu ve çevresinin Akdeniz foklarının üreme ve yaşam alanı olarak büyük öneme sahip olduğu ifade edilerek, bu tür yapılarla bu hassas dengeye zarar verilmesinin önüne geçilmesi gerektiği vurgulandı. Karaburun Kent Konseyi’nin, bölgenin doğal dengesini korumak adına verdiği mücadele devam ederken, çevreye duyarlı vatandaşların ve bilimsel kuruluşların bu konuda atılacak adımlara destek vermesi gerektiği ifade edilmiştir.
Karaburun'da doğa koruma ve sürdürülebilir turizm anlayışının bir arada yürümesi gerektiği düşünülüyor. Akdeniz foklarının yaşam alanlarının korunması, bölge halkı ve turistlerin de daha sağlıklı bir çevrede yaşamalarını sağlayacaktır.