Putin, Rusya ve Çin arasındaki ilişkinin karşılıklı güven, egemenlik haklarına saygı ve birbirinin çıkarlarını koruma temeline dayandığını belirtti. Çin ile olan dostluğunun tarihsel boyutlarına da değinen Putin, “Çin’in dostluğa ve insan ilişkilerine çok önem verdiğini biliyorum. Bizim için gerçek bir arkadaş, kardeş gibidir” ifadelerini kullandı.
Ekonomik Bağlantıların Güçlenmesi
Putin, Rusya ile Çin arasındaki ekonomik işbirliğinin hızla arttığını ve geçen yıl sonunda ticaret hacminin 185 milyar dolara ulaştığını, bu yıl ise 200 milyar doları geçmesi beklendiğini duyurdu. Ayrıca, her iki ülke arasındaki ticaretin büyük ölçüde ulusal para birimleriyle yapılmasının önemli bir adım olduğunu söyledi. Bu gelişmeler, Rusya-Çin ilişkilerinin giderek daha bağımsız ve güçlü bir hal aldığını gösteriyor.
Ortak Tehditlere Karşı Omuz Omuza
Putin, Rusya ve Çin’in dünya genelindeki hegemonya iddialarına karşı omuz omuza durduğunu belirtti. İki ülkenin, dünya düzenini bozan ve uluslararası ilişkilerde gerilim yaratan politikalara karşı birleştiğini ifade etti. “Gezegendeki dalgalar ve rüzgarlar arasında, uluslararası ilişkilerde yakın işbirliği yapıyoruz ve ortak tehditlerle mücadele ediyoruz” dedi.
Ukrayna Krizindeki Çin’in Rolü
Putin, Çin’in Ukrayna’daki durumu anlamadaki dengeci yaklaşımını övdü ve Çin’in krizin çözümüne yapıcı bir rol üstlenmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Rusya, Çin ile Birleşmiş Milletler tüzüğüne ve uluslararası hukuka saygılı bir çözüm için müzakerelere açık olduğunu ifade etti.
Geopolitik Değişikliklere Karşı Duruyorlar
Putin, küresel güvenlik ortamının büyük bir değişim geçirdiğini belirterek, Rusya ve Çin’in kolektif Batı'nın diktatörlük iddialarına karşı koyarak çok kutuplu bir dünya düzeni kurma hedefini savunduklarını vurguladı. Bu süreçte, Rusya ve Çin’in işbirliğinin öneminin giderek arttığını söyledi.
Rusya ve Çin arasındaki güçlü ilişkiler, sadece ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik alanda da önemli bir güç haline geliyor. Ortak tehditlere karşı dayanışma içerisinde hareket eden bu iki ülkenin, dünya sahnesinde daha adil bir düzen kurma çabaları devam edecek gibi görünüyor.
