Bir üniversitede sosyal çalışmacı olarak görev yapan kadın çalışan, doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkını kullanmak istedi. Ancak üniversite yönetimi, 20 gün olan yıllık iznini 10 güne düşüreceğini bildirdi. Başvuru üzerine konuyu değerlendiren Kamu Denetçiliği Kurumu, bu uygulamayı hukuka aykırı buldu ve annenin izin hakkının korunması gerektiğini vurguladı.

"Yarı Zamanlı Çalışana Tam Yıllık İzin" Kararı
KDK kararında, doğum sonrası yarı zamanlı çalışan bir memurun yıllık izninde kesinti yapılamayacağını açıkça belirtti. Kurum, uluslararası sözleşmeler ve anayasa hükümlerine atıfta bulunarak, "Aile bireylerinin dinlenme hakkı, çalışma saatlerine oranla değil, insan hakkı olarak değerlendirilmelidir" ifadesine yer verdi.

Ücretli Doğum İzni 1 Yıla Çıkıyor
Kadın çalışanların doğum sonrası desteklenmesini amaçlayan yeni taslak düzenleme kapsamında, mevcutta 16 hafta olan ücretli doğum izninin 1 yıla çıkarılması planlanıyor. Bu değişiklik, çalışan annelere hem fiziksel iyileşme hem de bebeğiyle daha uzun süre ilgilenme olanağı tanıyacak.

Ücretsiz Doğum İzni Süresi de Artıyor
Söz konusu düzenlemeler kapsamında yalnızca ücretli izin değil, ücretsiz doğum izninin de 1,5 yıla çıkarılması öngörülüyor. Böylece anneler, işten ayrılmadan, çocuklarıyla daha uzun süre vakit geçirme hakkına sahip olacak. Yeni düzenleme, doğum sonrası dönemde kadınların iş hayatında kalmasını desteklemeyi hedefliyor.

Süt İzni ve Esnek Kullanım Hakkı Devam Ediyor
Mevcut düzenlemeye göre, memur annelere ilk 6 ayda günlük 3 saat, ikinci 6 ayda ise 1,5 saat süt izni veriliyor. Bu izinler, annenin tercihine göre gün içinde bölünerek kullanılabiliyor. Bu hakkın korunacağı ve yeni düzenlemelerle destekleneceği de gelen bilgiler arasında yer alıyor.

Cumhurbaşkanlığı: Yeni Mevzuat Çalışmaları Sürüyor
KDK'nın kararını değerlendiren Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü, yeni mevzuat çalışmalarının sürdüğünü bildirdi. Ayrıca, doğum sonrası yarım zamanlı çalışmaya ilişkin detayların Cumhurbaşkanı'nın yetkisinde olduğunu da açıkladı.
Kadın çalışanlara yönelik bu düzenlemeler, sadece bireysel hakları değil, toplumsal eşitliği de destekleyecek önemli adımlar olarak değerlendiriliyor. Hem annelik görevini yerine getiren hem de iş hayatına devam etmek isteyen kadınlar için doğum sonrası süreç artık daha güvenli ve hak temelli olacak.